Alacakaranlık
Alacakarnlık'ı ilk kez İngiltere'de okuyan en yakın arkadaşımdan sinemada afişini gördüğümüzde duydum. Ondan yurtdışında bir çılgınlık halini aldığını öğrendim. Bu kadar övgü bende normalde ters tepki yapar ve "trend" olan bir şeyden aksine uzaklaşmaya çalışırım ama nedense yalnızca afişini gördüğüm Alacakaranlık'ta beni kendine çeken bir hava vardı. Daha sonraki günlerde epeyce ilgi çekici bulduğum fragmanını izlediğimde daha da meraklanıp filmi dört gözle beklemeye başladım. Gösterime girdiğinde vakit bulur bulmaz gidip izledim ve sonuç beklentimin de üstündeydi. Belki de Alacakaranlık filmini bu kadar çok sevmemin nedeni kitabı henüz okumamış olmamdı; çünkü pek çok okuyucunun filmden nefret ettiğini öğrendim. Ama romandan uyarlama filmlerde genellikle bu söz konusu olduğundan fazla endişelenmedim. Filme gelecek olursak, çekimleri özellikle çok beğendim. Filmin verdiği gizemli, soğuk ve ürpertici ama aynı zamanda romantik ve zarif havayı sezmemize çok yardımcı olmuş. Çoğu kişinin şikayeti özel efektlerin yetersizliğiydi, ancak ben efektleri tadında ve yeterince özel buldum. Aşırı CGI efektlerden oldum olası haz etmemişimdir zaten. Gerektiği kadarı kullanılmış bence.
Filmin öyküsü ise çok satanlar listesine girmesinden de anladığımız gibi çok başarılı. Bella annesi beysbol oyuncusu yeni eşi ile beraber turneye çıkabilsin diye Forks, Washington'a, babasının yanına taşınır. Burada, onu ilk gördüğünde nefret etmiş gibi davranan sıra arkadaşı gizemli Edward'a karşı bir ilgi duymaya başlar. İlerleyen günlerde Edward da ona ısınır, hatta doğaüstü bir güçle onu ezilmekten kurtarır. Bella da kendini bunu nasıl başardığını öğrenmeye adar ve sonunda öğrenir: Edward ve ailesi bir vampir meclisidir! Bununla beraber aralarındaki karşı konulmaz çekim büyük bir aşka dönüşür ve film boyunca bu yasak aşkın geçirdiği tehlikeleri izleriz.
Film ölümle yaşam arasındaki fark, herşeyi sevdiklerin için riske atmak ve ölümsüz aşk temaları ile birlikte imkansız aşk temasını çok farklı bir boyuttan işlemiş ve başarılı olmuş. Oyuncuların performansı ve elektriği çok iyiydi ve filmin modu tam olması gerektiği gibiydi. Filmi izleyenler için geriye, hala okumadılarsa, kitapları okumaktan başka bir şey kalmıyor.
2 yorum:
bu filmi izlemeye bir gece vakti gittim ancak ikinci yarının hemen başında film makinası arızalandı .. geri kalanını izleyemedim.
Yazık olmuş... :)
Yorum Gönder